Bireysel Başvuru Hakkının Kötüye Kullanılması

ANAYASA MAHKEMESİNİN KURULUŞU VE YARGILAMA

USULLERİ HAKKINDA KANUN

Kanun No. 6216

Başvuru hakkının kötüye kullanılması

MADDE 51- (1) Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca ikibin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasına hükmedilebilir.

————— 0 —————–

KARAR NO : 1

RG No :29195-RG.T. :04.12.2014

B.No : 2013 /7087-K.T:18.09.2014

25.Yukarıda yer verilen tespitler neticesinde, başvurucunun tarafı olduğu hukuki uyuşmazlığa ilişkin yargılama süresinin makul olmadığı hususundaki ihlal iddiası açısındanmağdur statüsü bulunmakla beraber, başvurucunun söz konusu yargılama sürecine ilişkinolarak makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği tespitiyle birlikte lehine 10.000,00 TL tazminat ödenmesine hük­medildiği anlaşılan Komisyon kararı nazara alındığında, söz konusu ihlal id­diası açısından ihlalin ve sonuçlarının ortadan kalkmış olduğu an­laşıldığından,başvurunun diğer kabul edilebilirlik koşullan yönünden incelenmeksizin ”düşmesine” karar verilmesi gerekir.

26.Anayasa Mahkemesi İçtüzüğü’nün “Bireysel başvuru formu ve ekleri” başlıklı 59. maddesinin (5) numaralı fıkrası şöyledir:

“Başvurucuların, adreslerinde veya başvuruyla ilgili koşullarda herhangi bir değişiklik meydana geldiğinde bunu Mahkemeye bildirmeleri zorunludur. “

27.6216 sayılı Kanun’un “Başvuru hakkının kötüye kullanılması” kenar başlıklı 51. maddesi şöyledir:

“Bireysel başvuru hakkını açıkça kötüye kullandığı tespit edilen başvurucular aleyhine, yargılama giderlerinin dışında, ayrıca iki bin Türk Lirasından fazla olmamak üzere disiplin para cezasına hükmedilebilir.”

28.İlgili düzenleme vasıtasıyla, genel hukuk teorisinde bir kamu düzeni kuralı olarak ele alınan ve genel olarak bir hakkın açıkça öngörüldüğü amaç dışında ve başkalarını zarara sokacak şekilde kullanılmasının hukuk düzenince himaye edilmeyeceğini ifade eden hakkınkötüyekullanılmasının,bireysel başvuru alanındaözel olarakelealındığı görülmektedir. Bu bağlamda bireysel başvuru usulünün amacına açıkça aykırı olan ve Mahkemenin başvuruyu ge­reği gibi değerlendirmesini engelleyen davranışların, başvuru hakkının kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi mümkündür.

29.Bu kapsamda özellikle, Mahkemeyi yanıltmak amacıyla kasten gerçek olmayan maddi vakıalara dayanılması veya bu nitelikte bilgi ve belge sunulması, başvurunun değerlendirilmesi noktasında esaslı olan bir unsur hakkında bilgi verilmemesi, başvurunun değerlendirilmesi sürecinde vuku bu­lan ve söz konusu değerlendirmeyi etkileyecek nitelikte yeni ve önemli gelişme­ler hakkında Mahkemenin bilgilendirilmemesi suretiyle başvuru hakkında doğru bir kanaat oluşturulmasının engellenmesi, medeni ve meşru eleştiri sınırları saklı kalmak kaydıyla bireysel başvuru amacıyla bağdaşmayacak su­rette hakaret, tehdit veya tahrik edici bir üslup kullanılması ile söz konusu başvuru yolu kapsamında ihlalin tespiti ile ihlal ve sonuçlarının ortadan kal­dırılmasına ilişkin amaçla bağdaşmayacak surette içeriksiz birbaşvuruda bulunulması durumunda, başvuruhakkınınkötüyekullanıldığı kabul edile­bilecektir (Benzer yöndeki AİHM kararları için bkz. Mirolubovs ve Diğer­leri/Letonya,B.No. 798/05, 15/9/2009, §§ 62, 65; Al-Nashi/Bulgaristan, B.No. 50963/99, 20/6/2002, § 89; Rehak/’Çek Cumhuriyeti, B.No. 67208/01,18/5/2004).

  1. 30. Somut başvuru açısından, başvurucunun 17/7/2013 tarihinde 6384 sayılı Kanun uyarınca tazminat talebinde bulunduğu, 13/9/2013 tarihinde ise aynı maddi vakıalar ve ihlal iddiasına dayalı olarak bireysel başvuruda bulunduğu ve başvuru formu ve eklerinde AİHM nezdinde yaptığı başvuru ile belirtilen başvuru kapsamında Komisyona yaptığı müracaata dair bir bilgi ve belge de sunmadığı gibi, talebinin Komisyonca kabul edilerek tazminat öden­mesine hükmedilen 10/4/2014 tarihinden sonra da İçtüzüğün 59. maddesinin (5) numaralı fıkrasında belirtilen yükümlülüğüne açıkça aykırı olarak mevcut duruma ilişkin herhangi bir bildirimde bulunmadığı anlaşılmakla, 6216 sayılı Kanun’un 51. maddesi uyarınca, başvurucu aleyhine takdiren 500,00 TL di­siplin para cezasına hükmedilmesi gerekir.

 

KARAR NO : 2

 

RG No :29252 -RG.T.:30.01.2015

B.No  : 2013 /6140 –  K.T  : 05.11.2014

38.Somut başvuru açısından, avukat tarafından 18/11/2011 tarihinde vefat eden kişi adına başvuru yapıldığı, ancak 6/8/2013 tarihinde yapılan başvuruya ait formda kişinin vefatına ilişkin bir bilgiye yer verilmediği gibi başvuru sonuçlanana kadar da bir bildirimde bulunulmayarak Mahkemeyi yanıltıcı bir davranışın ortaya konulduğu anlaşılmaktadır.

39.Bu durumda Avukat ………….’in, Mahkemeyi yanıltıcı nitelikte başvuru yapması nedeniyle, 6216 sayılı Kanun’un 51. maddesi uyarınca tak­diren net2.000,00 TL disiplin para cezasıyla tecziyesine karar verilmesi gere­kmiştir.

Leave a Reply

Your email address will not be published.